Tarihe ‘6-7 Ekim Hadiseleri’ olarak geçen ve 51 masum vatandaşın katledilmesiyle sonuçlanan vahşet olayında FETÖ’nün de içinde olduğu bir ihanet sürecinin yaşandığı ortaya çıktı..
Terör örgütü DEAŞ ile terör örgütü PKK/YPG arasında 2014 yılının sonlarında Suriye'nin Ayn El Arap bölgesinde yaşanan çatışmalar bahane edilerek Diyarbakır başta olmak üzere güneydoğudaki birçok şehirde gerçekleştirilen vahşet olaylarına ilişkin çok çarpıcı detaylar ortaya çıktı.
İKİ HAFTA ÖNCEKİ İHBAR FETÖ'CÜLERCE SÜMEN ALTI EDİLDİ!.
Tarihe ‘6-7 Ekim Olayları' olarak geçen ve 51 masum vatandaşın katledilmesiyle sonuçlanan olayların iki hafta öncesinde devletin istihbarat ve güvenlik birimlerine, İran tarafından önemli terörist sızması gerçekleştiği yönünde ciddi bilgiler ulaştırıldığı; ancak FETÖ'nün hakim olduğu birimlerdeki hainlerin bu kritik istihbaratı sümenaltı ettiği öğrenildi.
TÜRKİYE KARIŞIRKEN, İRAN SURİYE'DE YAYILDI!.
Olaylardaki ana aktif unsurun İran PKK'sı PJAK olduğunu aktaran kaynaklar, örgütü kontrol altında tuttuğu bilinen dönemin İran derin devletinin içindeki Türkiye karşıtı bir grubun bir yandan Türkiye'deki Çözüm Süreci'ni bitirmek için bu olayları başlatmış olabileceğini değerlendirirken, bir yandan da İran'ın o süreçte Suriye coğrafyasındaki rahat ilerlemesine dikkat çektiler.
OLAYLARIN ÇOK DAHA BÜYÜME RİSKİ VARDI, AMA..
6-7 Ekim olaylarında PJAK'ın ön safta olmasının, PKK'nın diğer unsurlarının da vahşetin ortağı oldukları gerçeğini ortadan kaldırmadığına vurgu yapan kaynaklar, olaylardan iki hafta önce bilgi verdikleri devlet kurumundan bir sonuç elde edememeleri üzerine bir başka kuruma bilgi aktarımında bulunduklarını; ancak böylece olayların çok daha büyümeden engellenebildiğini kaydettiler.
TÜRKİYE, KOMŞULUK VE İNSANLIK DERSİ VERDİ..
Türkiye'nin, dışarıdan gözüktüğü şekliyle yekpare bir devlet yapısına sahip olmadığı anlaşılan İran'a, olayların hemen ardından Batı'yla nükleer anlaşmasında yardımcı olarak insanlık ve komşuluk dersi verdiği belirtilirken, böylece şu sıralar Suriye'de akan kanın durması için beraber çalışan iki ülke arasında ‘ortak' anlayışın gelişmeye başlayabildiği vurgulandı.
TÜRKİYE, HERYERDE HUZUR VE BARIŞ İSTİYOR..
Türkiye'nin İran'da çıkarılmak istenen son karışıklık girişimlerine ilişkin de, İranlı muhataplarına niteliği açıklanmayan önemli desteklerde bulunduğu; bunun da İran'da Türkiye'nin kıymetini bilen önemli bir devlet anlayışının gelişimine olanak sağlayabileceği kaydedildi.
