Ahmet Rasim hocanın ikazı ile Aşı lobisinin cevabî (?) yazılarından haberdar oldum. Esasında bu konu ile uğraşmak artık fakir için sıkıcı olmaya başladı, on yıllardır bilhassa ABD'de konunun bütün cepheleri ele alınmış durumda. “İmmünogenetik ve tarihî açıdan aşı illüzyonu” başlıklı yazımda genişçe bahsetmiş olduğum gibi paraya, dolayısı ile güce sahip Rockefeller tıbbının ABD'de olduğu gibi, ülkemizde de yılmaz müdafîlerinin ortaya çıkmasına şaşırmamak lazım!
Daha önce de arz etdiğim gibi, bu konuya devam etmemin yegâne sebebi hayatının ilk iki yılında kendini müdafaa edemeyen garibanlara yardım etmek ve Allah (cc)'nin rızasına nâil olmakdır.
ABD'deki orijinalleri Cerrahi onkolog Dr. David Gorski ve Nörolog Dr. Steven Novella olup, bunlar bilhassa skeptik (şüpheci) ve isbata dayalı tıp iddiaları ile tanınmakdadırlar. Ancak, ilmî tenkidlere cevap vermemekle de mâruf olmaları hoş karşılanmamakdadır (1).
Bunların nasıl kişiler olduğu başlıkdaki ifade Narcisscientist (= narsist-kendini beğenmiş, scientist bilim adamı) olarak Hoofnagle tarafından tarif edilmiş (2). Karşı fikirleri önce görmezden gelmek, hafifsemek, fikir sahibini hafifsemek gibi nezaket ve zerafete uymayan tavırlarından onları tanıyabilirsiniz.
Aynı yayın organında bir-iki gün içinde dört yazı birden yazdıklarına göre oldukça ürkmüşler demek ki (3-6). (Ne adına olduğunu bilemem).
Evvelâ yayın kuruluşunu ele alalım, Cumhuriyet gazetesinden ayrılmış yazarlardan oluşuyor ve daha çok genç (kuruluş 2015) (7). İlkokul iki ve üçüncü sınıfda okuduğum ve çok sevdiğim “Resimli Bilgiler Ansiklopedisi”nin gelişmiş versiyonu olduğu kanaatine vardım, tebrik ederim. Tenkidimi ise aşağıda bulabilirsiniz (*).
Saniyen, en zayıf yazı (4); yazarı uçak mühendisi ve sosyolog (ilginç bir tercih doğrusu). “Aşı karşıtlığı”nı “AIDS inkarcılığı” ile mukayese ediyor. Liberal düşünceli kişilerin aşı reddine tolerans göstermesini yadırgıyor. Fakir de özgürlüklere (!) karşı çıkmasını yadırgadım doğrusu. AIDS'in 1960'larda polio aşısından kaynaklandığı hipotezini hiç duymamış sanırım (8). Primatların insana evrildiğini (!) iddia eden uydurma resimlere kitakse bendeniz de bir resim (9) göstereyim, sanmıyorum ama belki muhatabımdan mantıklı bir cevap alırım;
Diğer zayıf halka değerli hematolog arkadaşımın cümleleri (5);
“sıradan, boş ve safsata bilgiler ile dolmuş, içinde ciddi paranoya, ezilmişlik ve aşağılık duygusu barındıran bir saldırganlığa dönüşmüştür. Bir de bu işi ranta, popülariteye havale etmek isteyen “aşılarda alüminyum var” diyen insan grupları var. Akademik değerleri kendilerinden menkul, kanıta dayalı tıp pratiğinin çok uzağında insanlardır bunlar”. Değerli kardeşim bu cümleler sakın kendinizi tarif ediyor olmasın! Yazınızda cevap verilecek bir satır bile yok ne yazık ki! Alüminyum ile ilgili yeni bulguları belki okumak isteyenler olabilir referansları takib ediniz (10).
Mikrobiyolog olduğuna göre nisbeten daha güçlü halkaya gelelim (6); Klinik Mikrobiyologlar derneği yayın organı konuya yine geniş yer ayırmış (11). Enfeksiyoncu ve mikrobiyologlara neden gözümüz gibi bakmamız gerekdiğinden daha önce bahsetmişdim (12). Enfeksiyon immünolojisini aşı immünolojisi ile aynı zannetmelerine (11) (!) rağmen biyolojik savaşda onlara ihtiyacımız var.
Bu yazıda kızamıkdan bahsedilmiş, bu konudaki tenkidlerimizi okumalarını naçizane tavsiye ederim.
Gelelim bu yazının yazılmasına sebeb olan “9 maddede aşı karşıtlarının iddiaları ve gerçekler” başlıklı (7) ilmî iddiasındaki edebî (!) yazıya;
1.Dilimizde cümleler rakamla başlamaz (bir yorumcuya cevaben, fakirin türkçesi Nihat Sami Banarlı ve Nazik Erik ve Samiha Ayverdi'den neşv-ü nemâ bulmuşdur, rum türkçesine benzemez) .
2.Aşı karşıtı ne demek önce onu anlatmalı idiniz.
3.Siz söyleyince gerçek, “karşıt” söyleyince iddia nasıl oluyor, felsefî olarak isbat ediniz.
4.Benzer iddiaları benzer bir kuruluş da serd etmiş, fakirin ve AR hocanın tenkidlerine cevap ver/e/memişdi (13).
5.“Aşılamayı bırakırsak hastalıklar geri dönecekdir”, “Bağımsız bilimsel kuruluşlar” vs. vs. siz hakikaten bunlara inanıyor musunuz azizim?!
Daha pek çok şey yazabilirim. Ama bu arkadaşların bunları okuduğunu hiç sanmıyorum. Değmez! Sebebine gelince, başlıkda ifade etdim. İnanç esasları farklı, materyalist felsefe (*) ile yetişdirilmiş hasbelkader akademik hayata katılmış bu arkadaşlar yukarda narcisscientist (küstâh bilim adamı) tanımını hak ediyorlar mı? Okuyucu karar versin.
Son bir cümle (*)'ye, “bilim” sadece bir araçdır, eğer hakikaten yol gösteriyor ise o yol Nagazaki ve Hiroşima'ya da çıkıyor!
Kaynaklar:
1. http://vaccinepapers.org/open-letter-dr-gorski/
3. https://www.herkesebilimteknoloji.com/slider/9-maddede-asi-karsitlarinin-iddialari-gercekler
4. https://www.herkesebilimteknoloji.com/yazarlar/tevfikuyar/asi-karsitligi-aids-inkarciligi
5. https://www.herkesebilimteknoloji.com/yazarhp/asi-karsitligi-safsata
7. https://www.cnnturk.com/kultur-sanat/efsane-isimler-herkese-bilim-teknoloji-dergisinde
8. https://en.wikipedia.org/wiki/OPV_AIDS_hypothesis
10. https://vitamingiller.com/otizmin-olusum-yolunu-apacik-ortaya-koyan-bes-kesif/